Florida Parkland Okul Katliamı ve Erkek Düşmanlığı

Habere bkz: https://www.nytimes.com/2018/02/21/opinion/boys-violence-shootings-guns.html

ABD’nin New York Times gazetesi, tıpkı bizim erkek terörü haberlerinde olduğu gibi, Parkland okulundaki seri cinayetle ilgili olarak bütün bir erkek cinsiyetini suçluyor. Bizde olduğu gibi Amerika’da da bir suçu, suçla doğrudan ilgisi bulunmayan bir toplum kesimiyle bağdaştırmak suçtur. Ne var ki bizim savcı ve yargıçlarımız gibi ABD’nin savcı ve yargıçları da feminist ezberlere secde ettikleri, feminist kafayla aynı kanala girdikleri için bu haberleri okuyunca görev dürtüleri harekete geçmiyor. 

Yazıyı İngilizce bilmeyenler için özetleyecek olursak, Amerika’da okul basıp katliam yapan tiplerin hemen hepsinin erkek olmasını, erkeklerin bir özürü veya rahatsızlığı bulunduğunu söylemek için bahane ediyor. Oğlanlar için açıkça “arızalı” sözcüğünü kullanıyor. Bizim yavşak basın bu okul basma olaylarını (şimdilik) gündem yapmıyor ama yakında “okul basanların hepsi de erkek, ne rastlantı” temalı yorumlar okumamız yakındır. Örneğin Youtube’da “dumbest people can’t answer simple math” terimlerini arattığınızda karşınıza gelen ve temel matematik sorularını yanıtlayamayan, geri zekalı diye dalga geçilen yetişkinlerin dörtte üçünden fazlasının kadın olduğu gerçeğinden yola çıkarak kadınların geri zekalı olduğunu söyleyebilir miyiz? İşte, onu ne kadar söyleyebiliyorsak, okul basan öğrencilerin erkek olmasını erkeklerin “arızalarına” o kadar bağlayabiliriz. İstesem kimsenin yapmadığını yapar, bir Youtube kanalı açar, matematik sorularını yanıtlayamayan, yüksek topukla yürüyemeyip düşen (bolca var), arabasını park edemeyen (herkes biliyor), donuna veya sokak kenarlarına sıçan (aratın, çoğunluğu kadın) kadınların videolarını toplar ve kadınlar hakkında genellemeler yapabilirim. Bunu yaparsam kadınların “arızalı” oldukları konusunda haklı olur muyum? Hayır, New York Times yazarı gibi geri zekalı bir yorum yapmış olurum.

Bu zeka özürlü yorumların basında ve özünde bir geri zekalılar meclisi olan “sosyal medya”da giderek daha çok yer bulmasının nedeni, feminist varsayımların daha çok kabul görmesi. Nedir bu varsayımlar?

• Kadın hep mağdurdu, ne yaparsak yapalım mağdur olacak (!?).
• Toplumda yolunda gitmeyen bir şey varsa erkeklerin suçu veya hatasıdır çünkü her şeyi onlar yönetiyorlar (kadınlar armut mu topluyorlar?).
• Kadınla erkek eşittir ama kadınlara ayrıcalık sağlanmalıdır (?!).

Uzun bir listenin özü bu ikiyüzlü bakıştır. Bugün Twitter’da “Bütün erkekleri öldürün” (#killallmen) etiketi varsa ve sansürlenmiyorsa, kadınlara sevgililerini aldatmaları açık açık tavsiye edilebiliyorsa, sözde gerici, sözde İslamcı bir hükümet anayasaya “kadına ayrıcalık tanınacaktır” (md. 50) yazabiliyor ve bu anayasayı referandumda halka onaylatabiliyorsa kadınlar açıkça ayrıcalıklı ve egemen cinsiyet durumuna gelmişler demektir. Uluslararası politik örgütleri, çok uluslu şirketleri, haberleşme ağını, silah üstünlüğünü elinde bulunduran Batı’nın Müslüman ülkeler aleyhine rahatça propaganda yapıp iftira atabildiği gibi, feminist ideolojinin yasama, yargı ve basını ele geçirmesi dolayısıyla artık erkeklere yöneltilecek zulüm ve hakaretin önündeki engeller bir bir yok oluyor. Suyun içindeki balığın suyu göremediği gibi, erkekler içlerinde bulundukları haksızlık çemberini göremiyorlar. Ve yavaş yavaş kaynatılan sudaki kurbağa gibi, hem erkekler hem de kadınlar feminizmin toplumu oluşturan bağları nasıl bir bir kopardığını göremiyorlar.

Not: Fotoğraf herkesin belinde silahla gezebildiği İsrail’de çekilmiştir. ABD’deki Yahudi lobilerinin okul baskınlarını kişisel silahlanmanın yasaklanması için bahane yapmasını sizin yorumunuza bırakıyorum.