Genel

Yılmaz Özdil’in Anlattıklarının Hepsi Yalan Bile Olsa

Köşe yazarı Yılmaz Özdil, hükümet eleştirisini bırakıp feminizm kastığında gerçeklere ara verip zırvalıyor. 25 Mayıs 2019 tarihli yazısı şöyle:

Nevin Kılıç; Uşak’ta yaşıyordu, iki çocuk annesiydi, kendisiyle zorla evlenmek isteyen herife hayır dediği için, o herif tarafından sokak ortasında 15 yerinden bıçaklanarak öldürüldü, reddedildiği için rencide olduğunu belirten herif “ders olsun” dedi.

Nevin Ertürk; Eskişehir’de yaşıyordu, kocasından devamlı dayak yiyordu, komşuları aracılığıyla defalarca polise bildirilmişti, defalarca doktor raporu almıştı ama, savcılık bir türlü harekete geçmemişti, yine böyle bir dayak seansı sonrası, kaçarak sığındığı komşusunun evinde, kocası tarafından bıçakla delik deşik edilerek öldürüldü, “niye öldürdün?” diye sordular, “boşanmak istiyordu” dedi.

Nevin Öztürk; Gaziantep’te yaşıyordu, 22 yaşındaydı, erkeklerle görüştüğü gerekçesiyle aile meclisinde infaz kararı verildi, talihsiz kız başına gelecekleri tahmin ettiği için dedesinin av tüfeğiyle uyuyordu, o tüfekle, amcasının oğlu tarafından göğsünden vurularak öldürüldü.

Nevin Gültekin; Kastamonu’da yaşıyordu, iki çocuk annesiydi, 15 gündür kayıptı, komşuları tarafından apartmanın çatısında asılmış halde bulundu, neden, nasıl, ne zaman, hiç kimse üzerinde bile durmadı, cinayet olabilir mi, boş versene, intihar denildi, geçildi.

Nevin Sevinç; Bursa’da yaşıyordu, kendi oğlu tarafından yastıkla boğularak öldürüldü, “niye öldürdün?” diye sordular, ilk ifadesinde “rüyamda annemi öldürmem için işaret aldım” dedi, sonra “beni insanların yanında küçük düşürüyordu” dedi, en son “uyuşturucu bağımlısıyım, tedavi olmak için para istedim, vermedi” dedi, bu arkadaş hakkında “anne-oğul arasındaki ilişki kopuk olduğu için haksız tahrik indirimi” talep edildi.

Nevin’ler şakır şakır öldürülüyor. Sorun yok.

İlk defa Nevin öldürdü.  Sorun oldu.

Nevin Yıldırım; Isparta Yalvaç’ın Koruyaka Köyü’nde kendisine tabanca zoruyla tecavüz eden, hamile bırakan, “çocuklarını öldürürüm” tehdidiyle tacize devam eden eniştesini öldürdü, kafasını keserek köy meydanına fırlattı, “arkamdan konuşmayın artık, işte namusumla oynayanın kellesi” diye bağırdı, şak diye müebbet hapis verdiler.  Bir umut Yargıtay’dı;  Önceki gün Yargıtay da müebbeti onadı.

Musallat olduğu hamile kadını boğarak öldürüp, mahkemede kravat taktığı için “iyi hal” indirimi alan var.  Aşkına karşılık vermeyen genç kızı benzinle yakıp, ormana gömüp, mahkemeye takım elbiseyle geldiği için “iyi hal” indirimi alan var.  İlişki teklifini reddeden talihsizi sopayla döve döve öldürüp “zaten travestiydi” indirimi alan var.  Eşini delik deşik edip “tayt giyiyordu” indirimi alan var.  Doğrayıp, buzdolabına koyup “piercing takıyordu” indirimi alan var.  “Tanımadığı insanlara sokakta saati sorarak cilve yaptı” indirimi alan var.  Benzinle cayır cayır yakıp “çok sık banyo yapıyordu, şüphelendim” indirimi alan var.  Gırtlağını kesip “benden izinsiz çarşıya alışverişe gitti” indirimi alan var.

Anlattıklarının hepsi yalan bile olsa, ne yapsaydı yani Nevin?  İyi halden faydalanmak için kravat mı taksaydı?

Nevin kelimesinin sözlükteki karşılığı;  Yeni, yepyeni, yeni olan. Ama;  Kadın konusunda, adalet konusunda yeni hiçbir şey yok bu ülkede.

Anahtar cümle: “Anlattıklarımın hepsi yalan bile olsa…” Çünkü evet, anlattıklarının hepsi yalan! Çünkü “kadının mağdurluğu” kemençesiyle kafa ütülemek için baştan sona uydurmak, çarpıtmak, sözcük oyunu yapmak, kavram karmaşası yaratmak ve acındırmak zorundasınız. Her feminist gibi Yılmaz Özdil’in de anlattıklarının hepsi yalan. Doğrusu şu:

  • Nevin Yıldırım hakkındaki bilgileri onun kendi ifadesinden aldı. Yani bunlar yalnızca iddia. İddianın gerçek olup olmadığı mahkemede ortaya çıkacaktır. Ama mahkeme bittikten sonra Özdil bir yazı daha yazmayacak. Herkes katil Nevin Yıldırım’ın masumluğuna çoktan ikna olmuş ve katil kadınların aslında mağdur olduğu yalanını biraz daha içselleştirmiş olacak. Özdil’in işi para kazanmak. Bizi ağlattı, ah-vah dedirtti, kadınların alkışlarını aldı, feminist “Kadın” kitabını sattırdı, parasını kazandı. Onun işi bu.
  • Kadınların “şakır şakır” öldürüldüğü iddiası içi boş bir acındırmadır. TÜİK verileri ortada: Öldürülen her beş kişiden dördü erkek! Özdil’e göre beşte bir “şakır şakır”, beşte dört ise sıfıra denk!
  • Özdil’e göre evli bir kadının kaba etlerinin, bacak arası morfolojisinin ayrıntılarını yabancı erkeklere göstermesi onun hakkıdır. Çünkü kadınların yalnızca hakları vardır. Bir feministi hiçbir zaman kadınların sorumluluğundan söz ederken göremezsiniz. Erkek istekle bakarsa ve kadın beğenmezse erkek “tacizci” olur. Kadın onu beğenirse tacizci değil, yeni flörtü, zina arkadaşı veya eşi olur. Açık sözlü feminist bir Twitter’cının deyimiyle; “Hala anlayamadınız mı geri zekalılar?”
  • Özdil’e göre evli bir kadın öbür erkeklere cilve yapabilir. Kadın özgürdür, dilediğini yapabilir. Ama erkeğin gözü dışarıda olursa, ortamı yoklarsa yuva yıkan bir zamparadır.
  • Özdil Nevin Yıldırım’ın hakim karşısında ağlayarak iyi hal indirimini sonuna kadar alacağını bilmezden geliyor.
  • Özdil’ göre bir erkek bir kadını öldürdüyse kana susamış bir katildir. Ama kadın bir erkeği öldürdüyse vardır haklı bir nedeni. Beraat almalıdır. Özdil’e göre kadınlar asla yalan söylemez, kadın beyanı esastır, mahkemelerimiz bu gerçeği onaylamak üzere bir kenarda duran aksesuarlardır. Kadının beyanına kuşkuyla bakanlar aşağılık kadın düşmanlarıdır!
  • Özdil erkek travestinin başına geleni de “kadının mağdurluğu” hanesine yazıyor. Tipik feminist davranışıdır. Cinsiyetleri ne olursa olsun bütün dönmeleri kendi saflarına katarlar. Çünkü asıl hedefleri normal insanlar, aile kurarak ahlaklı, erdemli yaşamak isteyen insanlardır. Feminizme prim vermeyen kadınlardan nefret edip onları aşağılamaları da tam olarak bu yüzdendir.
  • Özdil, kadın konusunda bu ülkede yeni bir şey olmadığı konusunda da yalan söylüyor. Bu ülkede kadının eskiden erkek gibi ahlaklı olma sorumluluğu vardı. Özdil gibi erkek düşmanlarının yoğun çabasıyla kadınlar artık yalnızca hakları olan, erdemli davranma sorumlulukları olmayan efendilere, erkekler de yalnızca sorumlulukları olup hakları olmayan potansiyel suçlulara, kölelere dönüşüyor.
  • Feminist toplumda “anlattıklarınızın hepsi yalan bile olsa” kadın mağdurluğu borusunu çaldığınız sürece haklısınız…

Leave a Reply

Doğrulama *Captcha loading...

Pin It on Pinterest